Cildimiz aynı içeriklere alıştıktan sonra bu üründen aynı etkiyi alamayacağımıza inanılır.
Aslında bu tüm ilaçlar ve kremler için geçerli, biz buna taşifilaksi diyoruz. Bu gibi durumlarda kullanılan dermatolojik kremleri değiştirmelisiniz. Belli bir süre sonra alternatif kremler kullanarak malzemelerin etkisini en iyi seviyede alabiliyoruz.
Bir üründe ne kadar çok içerik varsa, cildimizi o kadar iyi etkilediğine inanılmaktadır.
İçeriğin miktarından çok içeriğin emilimini artıracak başka takviyelerin olması önemlidir. Örneğin, C vitamini ve pH kombinasyonu. pH oranı cilt bakım ürünlerinin emilimini artırır ve dengeler. Bu nedenle cilt bakım ürünleri alırken sadece vitamin içeriğine ve konsantrasyonuna değil, pH oranına da dikkat etmelisiniz. İdeal pH oranı %3 ile %3,5 arasında olmalıdır.
Herkes, her cilt tipi aynı cilt bakım malzemelerini kullanabilir mi?
Her cildin ihtiyacına göre farklı içerikler kullanmanız tavsiye edilir. Antiaging içerikler 30 yaşından sonra kullanılmalı, 40 yaşından sonra ürün sayısı arttırılmalıdır. Aynı şey cilt tipi için de geçerli. Kuru cilde sahip olanlar için yağ destekli ürünler önerirken, yağlı cilde sahip olanlar için başka ürünler önerilir. Yağlı ve kuru ciltler için aynı kremi önerirsek yan etkiler yaşayabiliriz.
Birlikte iyi giden ve asla birlikte kullanılmaması gereken malzemeler var mı?
Cildi tahriş eden malzemeleri bir arada kullanmamanızı tavsiye edilmektedir. Yüksek seviyelerde hyaluronik asit, glikolik asit ve retinol birlikte kullanıldığında cilt hassasiyeti oluşabilir. Ayrıca, birlikte iyi çalışan hyaluronik asit ve b5 vitamini ikilisinin etkisini seveceksiniz. Her iki ürünün onarıcı ve besleyici etkisi olumlu sonuçlar vermektedir.